30 Mayıs 2011 Pazartesi

We think too much and feel too little.
-Charlie Chaplin

O gece ben olmayacağım

O gece ben olmayacağım.
Utancımdan bakamadığım aynalarda
Güldüğünüzü görecek
Anlayacaksınız.

Her gece birinin olmadığı gecedir.
Gecelerinizi karıştıracak gitgide
Olmayanlarınızın çoğalması.
Benim olmadığımı duyduğunuz bir gece
Korkacaksınız.

Şimdiden düşünüyorum son kalanımızı
Son gidenimizin bu gecesinde.
Ama bir gece olacak, ortalarda bir gece..
İçinde siz de olmayacaksınız,
Ayrıca.

Özdemir Asaf

26 Mayıs 2011 Perşembe

Oda

Evin doğası sessizliktir.
Odalar, sofalar, merdivenler, döşemeler sessizlik eğirir.

SESSİZLİK İSTER EV.

Ev keçiyolları yumağıdır. Bu keçiyolları besler onu.
Böyle bir sessizlik, sınırsızlık saçar.
Her şey de bu sessizliği dolu dolu yaşar.
(Evde paylaşılan tek şey de budur.)

Odadır, ev.

Bir ada.
(Kendi halinde)
Bir içe çağrı.
Kapalılığa, yalnızlığa övgü.


Ama biz bir evi görürüz hep.
Oysa ev seyircidir.
Gezinir, yokmuş gibi yaşar.
Açar kapar kapıları
Evde her şey birbiri için vardır.
(Kapalılık bunu gerektirir.)
Oda yalnız kendisi için yaşar.
Her durumda düşe çekilir ev.
Oda hep uyanıktır.
Her şeyi konuşur oda.
Her şeyin de bir anlamı vardır.
(Hiçbir şey anlamdan kurtulamaz.)

İnsan bir adadır.

Oda: Bir dünya.

-İlhan Berk

8 Mayıs 2011 Pazar

8.10 Vapuru


Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
Mavi ipek kış çiçeği
Sigara içmek için 
Üst kata çıkıyorsun


Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
  İşinden memnun değilsin
  Bu kenti sevmiyorsun
  Bir adam gazetesini katlar


Sesinde ne var biliyor musun 
Eski öpüşler var
Banyonun buzlu camı
  Birkaç gün görünmedin
Okul şarkıları var


Sesinde ne var biliyor musun
Ev dağınıklığı var
İki de bir elini başına götürüp
Rüzgarda dağılan yalnızlığını
  Düzeltiyorsun


Sesinde ne var biliyor musun 
Söylemediğin sözcükler var
  Küçücük şeyler belki
  Ama günün bu saatinde
  Anıt gibi dururlar


Sesinde ne var biliyor musun
Söyleyemediğin sözcükler var


Cemal Süreya

4 Mayıs 2011 Çarşamba

Görünmez Canavarlar

“Fotoğrafçı bağırırdı:
Bana şehvet ver bebek!
Flaş.
Bana muziplik ver!
Flaş.
Bana tarafsız varoluşçu can sıkıntısı ver.
Flaş.
Bana başa çıkma mekanizması olarak başıboş entelektüalizm ver.
Flaş.”

Chuck Palahniuk

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Sadaa

Bugüne en uzak gün, dün.


-Özdemir Asaf

Dün dağlarda dolaştım evde yoktum

Güneş cebimde bir bulut peydahladı. Taş, kördür diye yazdım. Ölüm, geleceksiz. Şeylerin yalnız adı var. Ve: "Ad evdir." (Kim söyledi bunu?) Dün dağlarda dolaştım, evde yoktum. Bir uçurum bize bakmıştı, uçurumun konuştuğu usumda. Buydu bizim kendinde sonsuz olanı duyduğumuz. Nesneler ki zamanda vardır. Terziler çıracısı Hermüsül Heramise'nin pöstekisi her bahar ayaklanırdı. Yapmur yağmamazlık edemez. Taş, düşmemezlik.


İlhan Berk